Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Ardahan’da yaptığı konuşmada vatandaşlara bir çağrıda bulundu. Kılıçdaroğlu, “Sandığa giderken, bir kişiyi yanınızda götüreceksiniz, mutlaka. Geçen seçimlerde; AK Parti’ye veya MHP’ye oy vermiş bir kardeşimizi de ikna edip, beraber sandığa gideceksiniz. Diyeceksiniz ki, Türkiye’nin değişime ihtiyacı var. Türkiye’nin huzura ihtiyacı var. Türkiye’nin kucaklaşmaya ihtiyacı var” dedi.
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte Ardahan‘da Millet Buluşması programına katıldı.
“BİR AK PARTİ VE MHP’LİYİ İKNA EDİP SANDIĞA GİDECEKSİNİZ”
Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun ardından; vatandaşların “Hak, Hukuk, Adalet” sloganları ile konuşmasına başlayan Kılıçdaroğlu, vatandaşlara bir çağrıda bulunarak şunları söyledi: “Bu düzenin değişmesini istiyor musunuz? Bu harami düzenin değişmesini istiyor musunuz? Yoksulluğun bitmesini istiyor musunuz? Her evde huzurun, her evde bereketin olmasını istiyor musunuz? Üreticinin kazanmasını istiyor musunuz? O zaman hep beraber sandığa gideceğiz. Güzel Türkiye’yi inşa etmek için. Sandığa giderken, bir kişiyi yanınızda götüreceksiniz, mutlaka. Geçen seçimlerde; AK Parti’ye veya MHP’ye oy vermiş bir kardeşimizi de ikna edip, beraber sandığa gideceksiniz. Diyeceksiniz ki, Türkiye’nin değişime ihtiyacı var. Türkiye’nin huzura ihtiyacı var. Türkiye’nin kucaklaşmaya ihtiyacı var. Türkiye’nin kul hakkı yemeyen bir yönetime ihtiyacı var. Türkiye’nin adalete, Türkiye’nin huzura ihtiyacı var diyeceksiniz. Söz mü? Ardahan… Ben de size söz. Söz verdiklerimin tamamını yapacağım.”
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları:
“HER YERDE ADALETİ SAĞLAYACAĞIZ”
“Hiç endişe etmeyin. Ardahan ayağa kalktığı sürece, bu ülkeye; hakkı da, hukuku da, adaleti de mutlaka getireceğim. Adalet sadece Ardahan’a değil, adalet Türkiye coğrafyasına gelecek. Adaleti sadece mahkeme salonlarında değil; adaleti yolda, adaleti tarlada, fabrikada her yerde adaleti arayacağız. Çalışan için de adalet, ev kadını için de adalet. Sınava girenler için de adalet. Her şey için adalet. Çünkü yüce yaradan dünyayı adalet üzerine inşa etti. Adaleti ya getireceğiz ya getireceğiz.
“KİTABIMIZDA AYRIMCILIK YOK”
Ardahan’da olduğum için son derece mutluyum. İki belediye başkanı arkadaşımızı dinlediniz. İstanbul’a ve Ankara’ya hizmet veriyorlar. Şimdi onlarla beraber, bütün Türkiye’ye hizmet vereceğiz. Hiçbir ayrımcılık yapmayacağız. Bizim kitabımızda ayrımcılık yoktur. İnsan insandır ve başımızın üstünde yeri vardır. Büyük beklentileriniz var, biliyorum. Ardahan’da bir değişim oldu, değişimi yaşadınız. Terminali bile yoktu Ardahan’ın. Belediyesinin bütün araçları kiralıktı. Dünyanın parasını ödüyorlardı. Şimdi belediyemizin araçları var, hiçbirisi kiralık değil. Demek ki parayı yerinde kullanırsanız; demek ki kul hakkı yemezseniz; halka hizmeti hakka hizmet gibi görürseniz Ardahan’ı da kalkındırırsınız, Türkiye’yi de kalkındırırsınız. Bunu yapacağız.
“ENGEL ÇIKARIYORLAR, FARKINDAYIM”
Engel çıkarıyorlar ben bunun farkındayım. Ama istedikleri gibi istedikleri kadar engel çıkarsınlar. Biz bu ülkenin halkına 85 milyona güveniyoruz ve sizin için çalışacağız, sizin için mücadele edeceğiz. Gençler… Biliyorum bazen KPSS’yi kazanıyorsunuz, mülakatta eleniyorsunuz. Onu kaldıracağım. Oraya da adaleti getireceğim. Sınavı kazanacaksınız ve her biriniz göreve başlayacaksınız. Ev kadınları… Sizin de derdinizi biliyorum. Sizin bir sosyal güvenliğiniz yok, onu da biliyorum. Primsiz, Aile Destekleri Sigortası’nı getireceğiz. Allah nasip ederse, hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği her evde huzurun olduğu bir düzeni getireceğiz. Kimse kimseye muhtaç olmayacak ve her kadının sosyal güvencesinin temeli, aktörü devletin kendisi olacak. Devlet yanınızda olacak. Devlet, sizi birilerine muhtaç etmeyecek.
“ONLAR BEŞLİ ÇETELERE ÇALIŞIYORLAR, BEN HALKA ÇALIŞACAĞIM”
Dışarıdan et getiriyorlar, dışarıdan canlı hayvan getiriyorlar. Dışarıdan arpa getiriyorlar. Dışarıdan yulaf getiriyorlar. Dışarıdan mısır getiriyorlar. Dışarıdan ne geliyorsa getiriyorlar. ya Allah aşkına bu ülkenin ovaları yok mu? Tarlaları yok mu? Çalışan insanları yok mu? Hepsi var. Onlar beşli çetelere çalışıyorlar, ben halka çalışacağım.
“KUL HAKKI YİYENE OY VERMEYİN”
Beşli çete deyince, onlara milyar dolarları aktardılar, 418 milyar doları aktardılar. 418 milyar doları söke söke alacağım ve halka vereceğim. Sanıyorlar ki, ‘biz dışarıya para götürdük, kimse bunu görmez.’ Bay Kemal bunu görür ve o paraların tamamını getirir, bu millete verir. Ben sizden bir şey istiyorum. Sandığa giderken elinizi vicdanınız koyun ve oyu öyle kullanın. Kul hakkı yiyene oy vermeyin.
“HERKES BULUNDUĞU YERDE KARNINI DOYURACAK”
Buranın gençleri büyük kentlerin varoşlarında, ‘Acaba asgari ücretle iş bulabilir miyim’ diye çalışıyorlar. Ardahan’ı görüyorsunuz, bereketli ovalarını görüyorsunuz. Tarıma destek verirseniz, hayvancılığa destek verirseniz, çiftçiyi tarlaya küstürmezseniz; herkesin kazandığı, ürettiği, alın terinin değer bulduğu bir düzeni yaratırsanız, hiç kimse büyük kentlerin varoşlarına gidip, ‘Acaba asgari ücretle iş bulabilir miyim’ diye arayış içine girmez. Herkes bulunduğu yerde karnını doyuracak. Herkes bulunduğu yerde huzur içinde yaşayacak. Herkesin işi, herkesin geliri olacak. Hedefimiz bu. O nedenle söylüyorum. Onlar paraları beşli çeteleri için harcıyorlar, yandaşları için harcıyorlar. Bay Kemal vatandaşı için harcayacak.
“TEK GÖREVİM, BU ÜLKEYE HUZURUN GELMESİ”
Hiç endişe etmeyin Doğu Ekspres’in son durağı Ardahan olacak, göreceksiniz. Staj mağdurlarının sorunlarını biliyorum, onu da çözeceğim, hiç endişe etmeyin. Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmen atamasını yapacağız. Endişe etmeyin, köy okullarının tamamını açacağız. Ardahan söz, Sahara Tüneli gelecek. Ardahan söz; çiftçi kazanacak, üretici kazanacak. Bütün köylerde bir öğretmen olacak, veteriner de olacak. Hayvanlarınızın aşısını hiçbir ücret almadan yapacak, endişe etmeyin. Dediğim gibi tek görevim, bu ülkeye huzurun, bereketin gelmesi.
“BU BÖLGE KAFKASLARIN VE ORTADOĞU’NUN ET İHTİYACINI KARŞILAYACAK”
Diyorlar ki, ‘Bunlar geldi, parayı nereden bulacak?’ Para var. Türkiye zengin güçlü bir ülke yeter ki kaynaklar doğru düzgün harcansın. Ardahan Belediyesi, büyükşehir diyecektim… İnşallah bir gün burası, büyükşehir potansiyeline kavuşur. Neden biliyor musunuz? Bu bölgeyi özel ekonomi bölgesi ilan edeceğiz Erzurum’dan başlayıp Kars, Ardahan, Iğdır… Bütün bu bölge, tarım ve hayvancılık bölgesi olacak. Bu bölgede tarım ve hayvancılığa dayalı büyük sanayi entegre tesisleri kurulacak. Bu bölge, Kafkasların ve Ortadoğu’nun et ihtiyacını karşılayacak. Bu bölgenin; yani Kafkasya’nın Ortadoğu’nun, yıllık et ihtiyacı 25 milyar dolar. 25 milyar dolarlık bir pazarın en güçlü aktörü olacağız. Bunu planladık. Özel Ekonomi Bölgesi olarak yaptığımızda, göreceksiniz bu bölgenin nasıl büyüdüğünü nasıl kalkındığını. Sadece bu bölgeyi; Kafkasları ve Ortadoğu’yu değil; Avrupa’yı da nasıl beslediğini göreceksiniz. Bu bölgede kişi başına gelirin nasıl arttığını, bu bölgede insanların nasıl huzur içinde çalıştığını göreceksiniz. (Vatandaşların açtığı pankartı okuyarak) Diyor ki, ‘Mazot paha…’ Yani pahal, depo boş. Gübre paha, tarla boş. Yem de paha, ahır boş. Kemalim imdada koş.’ Koşacağım. Niye buradayız, koşacağız.”